Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) projesiyle ilk nükleer santral inşaatı deneyimlerini kazanan Türk firmaları, gittikçe büyüyen dünya nükleer pazarına girmek için harekete geçti. Dünya çapında halen 63 reaktörün inşası sürerken, özellikle inşaat ve inşaat ekipmanı tedarikinde büyük tecrübe edinen firmaların gözü de bu projelerde.
Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom tarafından Mersin’de inşa edilen Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) projesinde önemli bir rol üstlenen Bayramoğlu Endüstriyel Çelik’in Yönetim Kurulu Başkanı Burak Çeliktaş, Akkuyu NGS ile edindikleri deneyimi, “Santral sayesinde hem istihdam artışı sağlandı hem de eğitim ve sertifikasyon konusunda yetkinlik kazanıldı” sözleriyle ifade etti.
Türk firmalarının Akkuyu NGS projesinde inşaat ve altyapı işlerinin yanı sıra çelik ve metal üretimi alanında da önemli tedarikçiler arasında yer aldığını belirten Çeliktaş, “Akkuyu projesi ile Türk mühendis ve teknisyenlerinin teknolojik ilerlemedeki yetkinlikleri artmış, bilgi ve deneyim paylaşımı için fırsatlar oluşmuştur. İhracat ve yatırım fırsatlarına baktığımızda ise Türk firmaları önemli bir oyuncu konumuna gelmiştir. Ekonomik katkıları düşünüldüğünde yerel işletmeler desteklenerek, bölgesel kalkınmada fırsatlar yaratılmıştır. Tüm bu deneyimlerin dünya çapındaki nükleer santral projelerinde kullanılabileceğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
1960’tan bu yana faaliyet gösteren Bayramoğlu’nun, Akkuyu NGS projesinde gömülü eleman üretiminin yanı sıra boru spool, buhar ve yağ hatları imalatı ve ekipman imalatı gibi pek çok kritik aşamada görev aldığının altını çizen Çeliktaş, projede yer alan ilk 10 firmadan biri olduklarını belirtti. Burak Çeliktaş şunları söyledi: “Türkiye’nin Akkuyu NGS de dahil nükleer güç santrali kurma hedefleri ve küçük modüler reaktör (SMR) projeleri, Türk sanayisine büyük katkılar sağlayabilir. Bu projeler sadece enerji üretimiyle ilgili değil, aynı zamanda sanayinin modernleşmesi, teknolojik gelişimi ve yeni ihracat fırsatları anlamında da kritik bir rol oynayacaktır. Hem ekonomik büyüme hem de küresel rekabetteki güçlenme açısından önemli fırsatlar sunan bu projeler, Türkiye’yi sadece bölgesel bir enerji oyuncusu değil, aynı zamanda nükleer enerji teknolojileri konusunda önemli bir aktör haline getirebilir.”
Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda hayata geçirmeye hazırlandığı yeni nükleer santral ve SMR inşa etme hedeflerinin sanayinin teknolojiye erişimini artırmak ve yerli üretimi teşvik etmek açısından çok önemli fırsatlar sunduğunu vurgulayan Çeliktaş, Türk sanayicisinin bu projelerde çelik ve metal üretimi, elektrik ekipmanları, kontrol sistemleri, soğutma ve ısı transfer teknolojileri gibi alanlarda önemli bir roller üstlenebileceğini belirtti.
Çeliktaş, “Yerli firmalar, SMR teknolojilerinin geliştirilmesi ve üretim süreçlerinin yerelleştirilmesiyle büyük bir potansiyel kazanabilir. Bu durum, nükleer enerji sektöründeki yerli tedarik zincirinin güçlenmesini sağlayacaktır. Enerji Güvenliği ve Sıfır Karbon Hedefine baktığımızda ise Türkiye, enerji güvenliği açısından dışa bağımlılığı azaltmayı ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla entegre bir enerji sistemini oluşturmayı hedefliyor. Nükleer enerji, bu hedefe ulaşmada önemli bir yer tutmaktadır. Yüksek teknoloji altyapıları, Türk sanayisinin verimliliğini artırma, dijital dönüşümünü hızlandırma ve global tedarik zincirlerine entegrasyonunu sağlama konusunda önemli bir itici güç olabilir” diye konuştu.
‘Akkuyu NGS’de edindiğimiz tecrübeyle yeni nükleer projelerde aktif rol alabileceğiz’
Akkuyu NGS projesinde 1 ve 2 numaralı pompa istasyonlarının kurulumunu üstlenen Aydıner İnşaat’ta Kıdemli İnşaat Mühendisi olarak görev yapan Ferhat Türker de “ilklerin projesi” olarak tanımladığı Akkuyu NGS’nin inşasında yer almaktan gurur duyduklarını söyledi. Akkuyu NGS’nin Türk sanayisine önemli katkılarda bulunduğunun altını çizen Türker, “Akkuyu ile biz de bir ilki yaşıyoruz. Burada edindiğimiz tecrübeyle gelecekte yeni nükleer projelerde aktif rol alabileceğiz” dedi.
Nükleer Düzenleme Kurumu’ndan verilen bir imalatçı onay belgesine sahip olduklarını vurgulayan Türker, “Diğer bir deyişle, bir nükleer santral inşasında yer alma yetkimiz bulunuyor. Dolayısıyla, Türkiye’de yeni bir nükleer enerji santrali yapılacaksa hem devletimizin hem de Nükleer Düzenleme Kurumu’nun referansıyla bu işe uygun ve yeterli olduğumuzu kanıtladık” ifadelerini kullandı.
“Proje sürecinde hızla ilerliyoruz”
Türkiye’nin en köklü inşaat firmalarından olan Aydıner İnşaat A.Ş. olarak 2021 yılında Akkuyu NGS projesinde, çalışmaya başladıklarını söyleyen Türker, “Şu anda 1 numaralı pompa istasyonunun kaba inşaatını bitirdik ve 2 numaralı istasyonda ise kaba inşaatı yüzde 80 oranında tamamladık. Bölge halkından istihdam sağlamak, projeye olan katkımızı artırıyor. Personel sayımız, inşaat sürecinin hızına göre aylık olarak artıyor. Projede toplam 19 taşeron firmayla çalışıyor, 2 bin kişiye istihdam sağlıyoruz. Akkuyu NGS projesi, sadece bizim değil, taşeron firmaların da gelişimine katkı sağlıyor” diye konuştu.
“Akkuyu nükleer enerjiye geçişin anahtarıdır”
Akkuyu’nun Türkiye için bir dönüm noktası olduğuna dikkat çeken Türker, şunları kaydetti: “Akkuyu, ülkemize nükleer enerjinin girmesine olanak tanıyan, yani; nükleer enerjiye geçişin anahtarı bir proje. Sektördeki köklü firmalardan biri olarak burada çalışmaktan gurur duyuyoruz. İlkler daima zor ve sancılıdır. Fakat bu ilk eşik aşıldığında süreç daha profesyonel ve hızlı ilerliyor. Akkuyu ile biz de bir ilki yaşıyoruz ve gelecekte yapılacak diğer nükleer projelerde daha aktif rol alarak büyük projelerde yer alabileceğimizi kanıtlıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Akkuyu ile iş birliğimiz, bizi nitelikli nükleer santral tedarikçisi yapıyor”
Akkuyu NGS projesinde aktif rol alan SMS Sanayi Malzemeleri Üretim ve Satış A.Ş. de, “TORK” markasıyla nükleer sektörde önemli bir oyuncu haline geldi. Akışkanlığı kontrol eden endüstriyel vanaların imalatını yapan şirket, 2016 yılında Varnasan isimli firmayı bünyesine katarak küresel vana üretiminde imalat hacmini artırdı. SMS-TORK, emniyet valfleri gibi farklı alanlarda üretim yapıyor.
SMS-TORK Genel Müdürü Ömer Kaya, “Sektördeki 39. yılımızda 180 kişilik kadromuzla 80 ülkeye ihracat yapıyoruz. Akkuyu NGS projesine, dördüncü emniyet bölgesinde ürettikleri aktüatörlü vanalarla katkı sağladıklarını belirten Kaya, şöyle devam etti: “Akkuyu NGS ile iş birliğimiz, bizi nitelikli nükleer santral tedarikçisi konumuna getiriyor. Böylece bu alanda tecrübemizi artırırken, gelecekte diğer nükleer projelerde de yer alma şansı bulacağız. Şirket olarak, tanındıkça ve güvenilirliğimiz arttıkça bu alanda daha önce çalışmış olan firmalarla ortaklık yapma şansı yakaladık. Nükleer enerji alanında tecrübe edindikçe, şu anda diğer ülkelerde inşası süren nükleer tesislerde yer alma şansımız olduğuna da inanıyoruz.”