Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Yönetim Kurulu Üyeleri Gökben Gökbulut ve Murat Aktoğ ile birlikte, İSO 500 listesinde yer alan Mersin firmalarına yönelik ziyaretlerini sürdürüyor. Ziyaretlerin ikinci gününde Arbel Bakliyat Hububat San. ve Tic. A.Ş. ile Durum Gıda Sanayi Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mert Hazar ile bir araya gelindi.
Toplantıda konuşan Mert Hazar, geçen yıl 1.5 milyon ton yükleme gerçekleştirdiklerini ve bu yıl da benzer rakamlarla ilerlediklerini aktardı. Denetim süreçlerinde yaşanan sorunlara dikkat çeken Hazar, “Ankara’dan gelen denetçilerin Mersin’deki muhataplarla koordine olmadan doğrudan antrepo kapatma gibi ağır cezalar vermesi doğru değil. Suç varsa önce savunma alınmalı, gerekiyorsa para cezası uygulanmalı. Aksi halde mevzuatsal ve bürokratik sorunlarla üretim durur, ülke kaybeder.” dedi.
Ayrıca Mersin Limanı’nın dünyanın en pahalı limanlarından birisi haline geldiğini belirten Hazar, gerek limanda uygulanan yüksek tarife ücretleri gerek artan maliyetler gerekse gümrüklerdeki uygulamaların firmaları zorladığını vurguladı. Hazar, yatırım ortamının iyileştirilmesi gerektiğine dikkat çekip aksi halde yatırımların yurtdışına kaymaya başlayacağını aktardı. Mersin’in dünyadaki en büyük bakliyat üretim kapasitesine sahip kent olduğunu kaydeden Hazar, firma olarak yurtdışında da yatırımları sürdürdüklerini Hindistan ve Suudi Arabistan’a yeni fabrika yatırımına başladıklarını bildirdi. Hazar ayrıca, iklim değişikliğiyle birlikte su kaynaklarının azalmasının bakliyat tarımını daha değerli hale getireceğini belirtip Mersin’in bakliyatın merkezi olma konumunu kaybetmemesi gerektiğini dile getirdi.
Firmaların sadece başarıyı yakalaması değil, bunu sürdürülebilir kılmasının da önemli olduğunu belirten MTSO Başkanı Çakır, Arbel ve Durum Gıda’nın istikrarlı başarılarından dolayı tebriklerini iletti. Mesleki eğitimi geliştirmeye yönelik Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğinde hayata geçirilen DAHİ Mersin Projesi hakkında bilgi veren Çakır, gelecek yıldan itibaren bakliyat sektörüne özel Sortex operatörleri ve bakliyat sektörüne yönelik teknik personel yetiştireceklerini, bu çalışmaların sektörle iş birliği içinde yürütüleceğini ifade etti.
Son olarak bakliyat sektörüne yönelik açıklanan yeni teşviklere değinen Çakır, Mersin özelinde organik bebek maması üretimi gibi projelerin bu yıl önemli desteklerden yararlanabileceğini sözlerine ekledi.
TEKNOPANEL, KURUMSALLAŞMA VE YEŞLİ DÖNÜŞÜMDEKİ PROAKTİF YAKLAŞIMLARIYLA ÖNE ÇIKIYOR
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Yönetim Kurulu Üyeleri Gökben Gökbulut ve Murat Aktoğ ile birlikte, İSO 500 listesine giren Mersin firmalarına yönelik ziyaretlerine Teknopanel Çatı ve Cephe Panelleri Üretim San. ve Tic. A.Ş. ile devam etti. Ziyarette MTSO heyeti, Teknopanel Yönetim Kurulu Başkanı Ramis Dalkılıç’tan firmanın faaliyetleri ve sektörel gelişmelere dair bilgi aldı.
Mersin’in yanı sıra Sakarya, Manisa OSB, İstanbul ve Makedonya’da da fabrikaları bulunduğunu anlatan Dalkılıç, yeşil dönüşüm konusunda çalışmalar yürüttüklerini bildirdi. Dünyanın 70 farklı noktasına ürün gönderdiklerini kaydeden Dalkılıç, sektörde özellikle nitelikli yetişmiş elemana duyulan ihtiyaca değinip bu ihtiyacın pandemi sonrası daha da arttığını dile getirdi. Suriye’nin yeniden yapılanması sürecini takip ettiklerini ancak halen gümrük mevzuatıyla ilgili sıkıntılar bulunduğunu belirten Dalkılıç, geçmiş yıllarda Irak’ta yaşanan sorunların komşu ülke Suriye’de de yaşanmaması için çalışmak gerektiğini, böylesi önemli bir pazardan Türkiye’nin mutlaka pay almasını beklediklerini söyledi.
MTSO’nun Mersin Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğinde yürüttüğü, Türkiye’de mesleki eğitim alanında örnek teşkil eden DAHİ Mersin Projesi hakkında bilgi paylaşan Başkan Çakır, Teknopanel’e özel, öğrenci yetiştirecek bir sistem geliştirilebileceğini vurguladı. Sistem bakım onarımdan otomasyona kadar birçok alanda nitelikli öğrenciye meslek liselerinden ya da MESEM’lerden ulaşılabileceğini kaydeden Çakır, bu konuda DAHİ Mersin Proje yürütücüleri olarak her türlü işbirliğine hazır olduklarını söyledi. Suriye ile temasları bulunduğunu da ifade eden Çakır, TOBB kanalıyla girişimlerde bulunulduğunu ve yaşanan tüm gelişmelerden firmaları haberdar edeceklerini sözlerine ekledi.
ÇİMSA ÇİMENTO, MERSİN’İN GERİ DÖNÜŞTÜRÜLEMEYEN TÜM ATIKLARINA TALİP
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Yönetim Kurulu Üyeleri Gökben Gökbulut ve Murat Aktoğ’la birlikte, İSO 500 listesine giren Mersin firmalarına yönelik ziyaretlerini Çimsa Çimento A.Ş ile sürdürdü. MTSO Heyetini Fabrika Müdürü Sezin Kansal, Teknik Genel Müdür Yardımcısı Ozan Keskin’le birlikte ağırladı.
Ziyaret için teşekkür eden Kansal, sözlerine, “Bir sanayi kuruluşu olarak MTSO’nun hizmetlerindeki eşitlikçi ve sorun çözen yaklaşımından çok memnunuz. Özellikle çimento sektörünün en çok etkileneceği konu olan yeşil dönüşüme yönelik çalışmalarından yararlanıyoruz” diyerek başladı. Arından fabrikanın çalışmaları hakkında bilgi aktaran Kansal ve Keskin önümüzdeki süreçte GES yatırımlarıyla karbon salınımını azaltmaya yoğunlaşacaklarını bildirdi. En güzel atık bertarafını çimento fabrikalarının gerçekleştirdiğine dikkat çeken yetkililer enerji olarak kömür yerine atık kullanıldığında ortada kül dahi kalmaması nedeniyle karbon emisyonunun azaldığını ve çevreye zararın minimuma indirildiğini söyledi. Bu konuda belediyelerle ortak çalışmalar yürütülebileceği, geri dönüştürülemeyen malzemelerin kendilerine verilmesi durumunda yakılarak enerjiye dönüştürülebileceği aktarıldı. İspanya’da belediyelerle yapılan işbirlikleri sonunda sağlanan düzenli çöp temin sistemi hakkında bilgi verildi.
Firmanın öne çıktığı ürün grupları hakkında da bilgi paylaşan yetkililer kalsiyum alüminatlı çimento üreten Türkiye’deki tek, dünyada da 3. üretici olduklarını ifade etti. Diğer çimentoların 28 günde kazandığı dayanımı bu çimentonun 6 saatte yakaladığını belirten yetkililer bu konuda da çevreci çimentolar üzerinde çalıştıklarını bildirdi. Keskin, yürüttükleri güçlü ar-ge ile “Çimento hammaddesini azaltıp karbon salınımı olmayan maddeleri artıran ürünler geliştiriyoruz” derken Kansal, çimento yapımında kullandıkları ocaklarda işleri tamamlandığında bölgenin ağaçlandırılması konusunda gösterdikleri hassasiyete değindi. Yurtiçi ve yurtdışı yatırımlarına da değinen yetkililer yapay zekayı da kullanıp teknolojiyi yakından takip ettiklerini bildirdi.
Mersin’deki atıkların Çimsa’ya ulaştırılması konusunda yerel yönetimlerle her türlü temasın kurulmasına katkı sunabileceklerini kaydeden MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, yeşil dönüşüm ve bu alanda yapılan ar-ge’ çalışmalarının önemini vurgulayıp Oda olarak verebilecekleri destekleri aktardı. Çimento sektörünün yeşil mutabakatla karbon vergisinden en çok etkilenecek sektörlerin başında yer aldığını, bu anlamda sektörün hem varlığının hem de kalitesinin korunması adına odanın başlattığı yeşil dönüşüm ve dijitalleşme çalışmalarına Çimsa’yı da dahil ettiklerini, saha çalışmalarında birlikte yürüttüklerini belirtti.
TAT, HAZIR GIDA PAZARINDAKİ PAYINI ARTIRIYOR
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Yönetim Kurulu Üyeleri Gökben Gökbulut ve Murat Aktoğ’la birlikte, İSO 500 listesine giren Mersin firmalarına yönelik ziyaretlerini Tat markasıyla üretim yapan Memişoğlu Tarım Ürünleri Tic. Ltd. Şti’yle tamamladı. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nasip Memiş’le bir araya gelerek sektör ve firmanın faaliyetleri hakkında bilgi alındı.
Dünyanın artık hazır gıdaya dönmeye başladığını belirten Nasip Memiş, firma olarak bu alandaki ar-ge çalışmalarına yoğunlaştırdıklarını söyledi. “Herkes zamanla yarışıyor evde yemek hazırlama vakti giderek daralıyor” diyen Memiş, bugüne kadar ürettikleri menüler hakkında bilgi paylaşıp üzerinde çalıştıkları pişirmeye hazır yeni gıdaların detaylarını aktardı. Artık dünyada da katmadeğerli gıda ürünlerine talebin artmaya başladığını bildiren Memiş, dünya bakliyat piyasalarını belirleyen Mersin’in de bu gelişmeleri, talepleri yakından takip ettiğini aktardı.
Ardından sektörde yaşanan sıkıntılara değinen Memiş, özellikle liman sahasındaki yükleme sürelerinin kısaltılmasının sorun yarattığını, süre aşımları olduğunda ise firmaların karşılaştığı ek maliyetlerden şikayetçi oldu. Memiş, bu durumun zaman zaman firmaları farklı limanlar kullanmaya yönlendirdiğini belirtti. Aynı zamanda deprem sonrası başlatılan yanaşma penceresi uygulamasının da ciddi bir külfet getirdiğine işaret ederek bu uygulamadan da vazgeçilmesi istendi. Memiş, ihracatta eskiden konteynerlerin belli bir bölümünün seçilerek kontrollerinin yapıldığını bugünse tam kontrol adı altında tüm konteynerlerin sahaya serilmesinin hem süreçleri uzattığını hem de maliyetleri artırarak sektöre zarar verdiğini ifade etti.
Gerek bakliyat gerekse ihracatçı sektörlerin limanla yaşadığı ortak sorunlar olduğunu dile getirip bunları en kısa sürede liman yetkileriyle bir çözüme kavuşturacak şekilde görüşeceklerini kaydeden Çakır, bu konuda olumlu bir sonuca varılacağına inandığını belirtti. “Limanın operasyon ve saha yetersizliğinden dolayı iş dünyası cezalandırılamaz” diyen Çakır, sorunlar çözülene kadar etkin lobi çalışmalarını sürdüreceklerini vurguladı.